Kitaplardan uyarlanan filmlerin ortak kaderi
Kitaptan uyarlanan filmlerin ortak sorunu ne?
Ülkemizde genelde önce filmler seyrediliyor daha sonra kitapları okunuyor. Önce filmi seyrettiyseniz sorun yok. Kitabını okurken hiç görmediğini sahneleri bilmediğiniz detayları öğreneceksiniz demektir. Ancak önce kitabı okuduysanız durum farklı. Bir filmin kitabını okuduktan sonra filmini izleyenler ne demek istediğimi daha iyi anlayacaktır. Kitabı okuduysanız tüm hikayeye ve detaylara hakimsinizdir. Yazarın kafasında oluşturduğu olay örgüsünü anlayıp kendi hayal dünyanızda canlandırırsınız. Okuyucu zihninde kurduğu hayal dünyasının değişmesini istemez. Sıra filmi izlemeye gelince istisnalar kaideleri bozmaz genellikle hayal kırıklığına uğrarız. Filmde kitaptaki detayları bulmamız zordur. İsteriz ki aynı heyecanı ayrıntıları filmde de görelim. Ancak film sürelerini, maliyetlerini, edebiyat ile sinemanın anlatım ve işleyiş tarzlarındaki farklılıkları düşündüğümüzde birebir uyarlamanın mümkün olmadığı görmekteyiz. Türkiye’de ve Dünya’da kitaptan uyarlanan filmlerin ortak kaderidir bu. Birkaç örnek verelim.
Yüzüklerin Efendisi
Kitaptan uyarlanan filmlerin belki de en başarılı örneklerinden biriydi Yüzüklerin Efendisi. Kitaptaki hemen hemen bir çok bölüm birebir aktarılmaya gayret edilmiştir. Bu nedenle sinema tarihinin en uzun filmlerinden biridir. 3 film her film yine kendi içinde 3 bölümden oluşmaktadır. Buna rağmen kitapta olupta filmde olmayan veya filmde olupta kitapta olmayan sahneler mevcuttur. Mesela Kral Theoden kitapta eli silah tutanlarla birlikte düşmanı miğferdibinde karşılaşmıştır. Eowyn ise miğferdibi savaşı sırasında halkını da alıp Edorastan ayrılıp Dunharrow’a sığınmıştır.
Filmde ise tüm Edoras ve Rohan halkı miğferdibine sığınmıştır. Bu ve buna benzer ufak-tefek farklılıklar var. Kitapta tüm karakterler öne çıkartılmıştı. Sinema diliyle anlatıldığı için; aşk temasının işlenmesi, bazı karakterlerin olmaması (tom bombadil) bazılarının ‘Arwen, Lurtz’ ön plana çıkarılması doğal karşılandı. Sizi bilmem ama bence tom bombadil olmalıydı (: Herşeye rağmen Peter Jackson bu kadar zor bir baş yapıtın uyarlamasını başarılı bir şekilde beyaz perdeye aktardı. Bunda çok iyi yönetmen olmasının dışında cast’ın çok iyi olması, oyuncuların fevkalede oyunculuk çıkarmaları, film için yapılan hazırlıklar ve bütçe gibi faktörler etkili oldu. Onun kadar şanslı olmayan yüzlerce film var.
Neden kitaptan uyarlama filmler başarısız oluyor
Alacakaranlık, Anna Karenina yine bu filmlerden bazıları. Temel problem sinema ve edebiyatın işleyiş farklılıkları. Kitaplarda bütçe, süre gibi sıkıntının olmaması. Kitapta yazarın anlattığı kişilerin okuyucunun hayal dünyasında kabul ettiği karakterlere dönüşmesi. Öznel bir şey olduğu için filmde yönetmenin kurgusunu okuyucu kabullenemeyebiliyor. Eğer cast iyi olur, oyuncularda elinden gelenin en iyisini yaparsa bu tolare edilebiliyor. Nitekim Alacakaranlıkta filmi beğenenler bu nedenle kabullendi.
İnternette kitaptan uyarlanıp okuyucusunu hayal kırıklığına uğratan filmlerin listelerini bulmak mümkün. Biz burada bu filmlerin benzer yönlerine dikkat çekmeye çalıştık. Sizin de eklemek istediğiniz olursa yorumda belirtebilirsiniz.
2 Comments
Aslında uyarlama filmleri başarısız olmuyor, kitabını okuyanların gözünden aklında canlandırdıklarını film sahnesinde göremeyince onlara yapım başarısızmış gibi geliyor, fakat kitabını okumamış birisi izleyince filmler gayet çok beğeniliyor.
Aslında uyarlama filmleri başarısız olmuyor, kitabını okuyanların gözünden aklında canlandırdıklarını film sahnesinde göremeyince onlara yapım başarısızmış gibi geliyor, fakat kitabını okumamış birisi izleyince filmler gayet çok beğeniliyor.