Krizler önceden tahmin edilebilir mi?
Kriz konusuna daha önce 1929 Dünya Ekonomik Krizi ile değinmiştik. Geçtiğimiz ay İnsan ve Hayat dergisini okurken hiç bakmadığım bir pencereden değinmiş krizlere. Sizlerinde istifadesine sunmak istedim.
Yatırımcılar piyasaların bir gün muhakkak çökeceğini bilirler, ancak o güne kadar yüksek miktarlarda kazanmaya devam etmek isterler. Öyle zaman gelir ki fiyatlar şişer, balonlaşır, ufukta çöküş hissedilir, artık kriz kaçınılmazdır. Bu halde bile tatlı gelen kazanç ellerini bağladığı için, yatırımcılar piyasadan daha çok para toplamak gailesiyle kendilerini hırpalamaya devam ederler. Bir taraftan da uzmanlarına derler ki; “Çöküşü, gününden bir gün önce haber ver. Menkul kıymetlerimi satıp altın alacağım ve kârımı koruyacağım.”
Ekonomik krizler neden olur?
Konunun uzmanları bile krizin tarihini kesin olarak bilemeyeceklerdir. Çöküş günü geldiğinde, iflas edenlerin fotoğrafları ajanslara bağıran, çağıran, ağlayan kişiler olarak verilir.
Peki, çöküşü gördükleri halde bu insanlar neden kendilerini koruyamamışlardır? Bunun sebebi, finansçıların hırslarını dizginleyememeleri olarak mı görülmelidir? Yoksa “Dünyada yükselen bir şeyi alçaltması, Allah’ın değişmez kanunudur.” sözünden hareketle, ortaya çıkan tablo kader-i ilahî midir?
Ekonomik kriz nasıl önlenebilir?
Elbette iki durumda etkili olmuştur. Ömrün güzel, sağlıklı, genç, zengin günlerine çok aldanmamak gerekir. Çünkü kader-i ilahî olarak, bunlar kontrol edilemez ve bunlar bir gün bitecektir. Bunun önüne geçilmez. Ancak bir şeye olan aşırı, sonu gelmez istek, tutku, hırs kontrol edilebilir ve hırslar kontrol edilebilirse krizler yönetilebilir.
Belki dosyayı okurken, “Evet, kriz geliyor ama biraz daha zaman var.” diye düşünen olabilir. Krizi bir gün önceden tahmin etmek mümkün değil. Ayrıca internet ortamından paylaşılanlardan gelecek bir kriz ve bela, sadece kader-i ilahî sözü ile üzeri örtülemeyecektir. Bu bir hırs kontrolsüzlüğü hadisesi olacaktır.
Yine bu sayımızda farklı krizleri de anlatan yazılar var. Yazılardan birkaç tanesi: “Seyahatte Helali Arama Stratejisi”, “Yolcunun Yemekle İmtihanı”, “Eğitimin Değişmeyenleri”, “Doğrudan Satış”.
Tam günü olmasa bile, gününden önce krizleri anlatan, ipuçları veren, tedbir almayı teşvik eden yeni sayılarımızda buluşmak dileği ile…
İnsan ve Hayat dergisinin Nisan sayısından bir bölüme yer verdik. Devamını okumak için dergiye burdan abone olabilirsiniz.